CHP Parti Sözcüsü Faik Öztrak, “Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’la ilgili, “İfadeleri kabul edilemez. Sayın Özcan’ın durumunu, pazartesi günü yapacağımız MYK’da değerlendireceğiz.” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, partisinin genel merkezinde basın toplantısı düzenledi.
“ÖZCAN’IN İFADELERİ KABUL EDİLEMEZ”
Gazetecilerin sorularını da cevaplayan Öztrak, katıldığı sosyal medya yayınında sağlık sorunu nedeniyle çocuk sahibi olamadığı için kendisinden yardım isteyen kadınla arasında geçen konuşmayı anlatınca tepki çeken Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan ile ilgili, şu ifadeleri kullandı:
“Sayın Özcan’ın bu ifadeleri kabul edilemez. Kendisi de zaten özür dilemiştir. Sayın Özcan’ın durumunu pazartesi günü yapacağımız MYK toplantımızda değerlendireceğiz. Tüzüğümüz bunu emrediyor”
Seçim Kanunu tartışmaları ile ilgili konuşan Öztrak, şunları söyledi:
“Seçim barajının tescil makamı ne zamandan beri Erdoğan ve Bahçeli oldu. Tescili yapacak makamın Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) olduğunu ne çabuk unuttular. Barajı kaça indirirlerse indirsinler, milletimiz bu kibir ortaklığına sandıkta cevap vermeye hazırlanıyor. İşin doğrusu; sıfır barajıdır. Ancak bu kibir abidelerini sıfır barajı da kurtarmaz. Adaletin olmadığı bir devlet, temelsiz bir bina gibidir. Temelsiz binada er ya da geç yıkılır. Erdoğan uçakta ‘Yargı kararını verdi. Benim kapıma gelen olmadı’ dedi. Ardından hemen hapisteki generaller için yandaş kalemler, af çağrılarında bulundu. Anlaşılan Erdoğan, hapse attığı generaller üzerinden şimdi yeni bir imaj parlatma çalışmasına hazırlanıyor. Bir af kararnamesi ile hem davaların sonucunu kesinleştirecek hem de güya tüm dünyaya ne kadar bağışlayıcı olduğunu gösterecek. Bu insanlar af değil, yeniden yargılanmak istiyor.”
“ORTADA ÖYLE ÖVÜNÜLECEK BİR BÜYÜME YOK”
Öztrak, geçen yıl pandemiye bağlı olarak tüm dünya ekonomilerinin büyük sıkıntılar yaşadığını belirterek, şu ifadeleri kullandı:
“Küresel ekonomi geçtiğimiz yıl yüzde 3,3 daraldı. Bu yıl ise dünya ekonomisinin yüzde 6 büyümesi bekleniyor. Pandeminin ekonomiyi durdurduğu geçen yılın 2’nci 3 ayına göre, tüm dünyada olağanüstü büyümeler kaydediliyor. Türkiye bu süreçte yüzde 21,7 büyümüş. AK Parti Genel Başkanı diyor ki, ‘Dünyanın en yüksek 2’İnci büyümesini gerçekleştirdik.’ Bununla övünüyor. İkinci büyümesini gerçekleştirmediler. Ekonomi yazınında bu tür yüksek sıçramalar baz etkisi ile açıklanır. Diğer taraftan buna finans literatüründe ‘ölü kedi sıçraması’ denir. Yüksek binadan düşen kedi, hızla yere düştüğünde maalesef ölür ama yine de yukarı sıçrar. Hem dünyadaki hem de Türkiye’deki son büyüme rakamlarının sürdürülebilirliği tartışma konusudur. Ortada öyle övünülecek bir büyüme yok. Büyüyen ekonomi değil, büyüyen iş arama kuyrukları. Ekonomik İş Birliği ve Kalkınma Teşkilatı’nın rakamlarına göre, 33 ülke arasında lise öğretmenlerine verilen maaş sıralamasında 28’inci sıradayız.”
“KURAKLIK SADECE ORMANLARIMIZI DEĞİL, SOFRALARIMIZI DA KAVURDU”
Öztrak, bu sabah ağustos ayı enflasyon rakamlarının açıklandığını hatırlatarak, şu ifadeleri kullandı:
“Aylık tüketici enflasyonu yüzde 1,12. Bu, 2018 yılından sonra en yüksek ağustos ayı enflasyonu. Yıllık enflasyona baktığımızda da yüzde 19,25. Bu, mevcut seride tüm ağustos aylarının rekoru. Böylece Türkiye, dünya enflasyon ligindeki tırmanışına devam ediyor ve 12’nci ekonomi oluyor. Hedefe ulaşamayınca hedefleri kendilerine uyduruyorlar. Merkez Bankası’nın en büyük sermayesi, güvendir. 12 aylık gıda enflasyonu yüzde 30’a dayandı. Kuraklık sadece ormanlarımızı değil, sofralarımızı da kavurdu. Sebze-meyve ve soframızdaki sıradan ürünler bile milletimiz için lüks olmuş durumda. Henüz yaz aylarındayız, kışı hayal bile edemiyorum. Ev düzmek, araba almak da artık hayal oldu. Üretici ve tüketici fiyatları arasındaki makas, rekorlar kırmaya devam ediyor. Aradaki fark 26 puanı aştı. Milli gelirimiz 765 milyar dolara düştü. Oysa 13 yıl önce 2008’in ikinci çeyreğinde milli gelirimiz 770 milyar dolardı. 13 yılda nüfus 10 milyon artmış ama milli gelirimiz yerinde saymış. Buna fakirleşme derler.”
“EĞER OKULLARI AÇIK TUTAMAZSAK BİR NESLİ KAYBEDECEĞİZ”
Öztrak, salgının milletin sağlığını yeniden tehdit ettiği vurgulayarak “Geçen yıl, bu zamanlar vefat sayısı 50’nin altındaydı. Temmuz başında 5 binin altına düşen günlük vaka sayıları yeniden 20 binin üzerine çıktı. Fransa, ülkemizi yeniden kırmızı listeye aldı. Bilimin emrettiği tüm tedbirleri beraberce almak zorundayız. Aşı olmak zorundayız. Hele ki okullar açılmışken yavrularımızın sağlığını daha çok düşünmek zorundayız. Okulların açılması önemlidir ama ondan daha önemli olan tekrar kapanmamasıdır. Eğer okulları açık tutamazsak bir nesli kaybedeceğiz” dedi.
